Denizi olmayan Denizli balık ihracatında rekor kırıyor. Yıllık yaklaşık 40 milyon dolarlık alabalık ihracatı yapan Ege’de ihracat yükünün 16 milyon dolarını Denizli çekiyor. Denizli, Burdur ve Muğla’daki çiftliklerde üretilen alabalıklar işlenmiş olarak Avrupa’daki mağazalarda yerini alıyor. Donmuş ürün de satan üretici kuraklıktan, kirlilikten ve artan maliyetlerden şikâyetçi. İhracatçı Yasin Özpek, “Teşvik edilmeliyiz. Yatırımlarımızın önü açılmalı. Bürokratik engeller bazen bizleri yıldırıyor. Bizim derdimiz ülkemize döviz girdisi sağlamak, üretmek. Bizlere fırsat verilsin daha iyisini yaparız” diye konuştu. Ege kentleri yıllık yaklaşık 40 milyon dolarlık alabalık ihracatı gerçekleştiriyor. Denizi olmayan Denizli bu ihracata 16 milyon dolarlık katkı koyuyor. Kentte alabalık ihracatı yapan iki firma bulunuyor. İş insanı Mustafa Özpek’in oğulları Yasin ve Osman Özpek ile birlikte yürüttüğü Özpekler Su Ürünleri yıllık 12 milyon dolarlık ihracat gerçekleştiriyor. Kentteki alabalık üretiminin büyük bölümünün gerçekleştiği Çameli’de bulanan ve iş insanı Mehmet Horata’nın sahibi olduğu Mittos Su Ürünleri de küçük bir ilçeden Avrupa’ya yılda 4 milyon dolarlık alabalık ihraç ediyor. Her iki firma da alabalığı hem işlenmiş hem de dondurulmuş olarak satıyor. Füme alabalıklar Avrupa marketlerinde tüketicilerin en fazla tercih ettiği ürünlerden biri olarak öne çıkarken dondurulmuş alabalık işlenmek üzere Avrupalılar tarafından satın alınıyor.
ÇEVRE İLLERE DE BALIK ÇİFTLİKLERİ KURDULAR
Denizli’de alabalık yetiştiriciliğinin merkezini Çameli ilçesi oluşturuyor. Dağlık alanlardaki serin temiz sular bölge alabalığının lezzetini arttırıyor. İlçede her iki firmaya ürün veren onlarca yetiştirici aile bulunuyor. Mittos ürünlerin hemen tamamını Çameli’den ederken dana büyük olan ve aylık 250 tonun üzerinde işleme kapasitesine sahip olan Özpekler’in Denizli, Burdur ve Muğla’nın çeşitli bölgelerinde 10 ayrı üretim çiftliği bulunuyor. 80 kente ihracat yaptıklarını söyleyen Osman Özpek, “Kendi ülkemize balık yediremiyoruz ama 80 ülkeye balık ihraç ediyoruz. Özellikle Danimarka, Hollanda, Almanya, Belçika ve Çekya’da Türk balıklarına olan ilgi giderek artıyor. Füme ve donmuş balık ihracatı gerçekleştiriyoruz. Tamamen hijyenik ortamlarda kaliteli üretim gerçekleştirdiğimiz için Türk firmalarının ürünleri tercih ediliyor” diye konuştu.
AMACIMIZ ÜRETMEK, ÜLKEMİZE DÖVİZ GİRDİSİ SAĞLAMAK
Su ürünleri sektörünün kolay bir sektör olmadığını söyleyen Yasin Özpek, “Canlı ile uğraşmak kolay değil. Çok fazla ilgi ve dikkat gerektiren bir sektör. Fedakarlıklar yapmadan ayakta kalmak mümkün olmaz. Özellikle son dönemde yaşanan kuraklık kaynaklı su sıkıntısı bizi endişelendiriyor. Su kaynakları süratle kirleniyor. Maliyetler artıyor. Bunlar üreticiyi ihracatçıyı yoran konular. Bizler asla yatırım yapmaktan, istihdam sağlamaktan çekinmedik. Bir teşvik gördüğümüz de söylenemez. Yatırımlarımızın önü açılmalı. Bürokratik engeller bazen bizleri de yıldırıyor. Bizim derdimiz üretmek, ülkemize döviz girdisi sağlamak. Fırsat verilirse daha iyisini de yaparız” diye konuştu.
“ÜRETİM AZALDI, YENİ HASTALIKLAR TÜREDİ”
Tüm çiftliklerinin Denizli’de olduğunu söyleyen ayrıca Çameli’deki yerel üreticilerin de balıklarını satın alan Horata ise; “İşleme fabrikamız Çameli’de bulunuyor. Buradan ihracat gerçekleştiriyoruz. İhracatçının önü açılmalı. İstihdam üzerindeki yük kaldırılmalı. Özellikle salgın döneminde ciddi kayıplarımız oldu. Kuraklık çok önemli bir soruna dönüşüyor. Artık üretim eskisi gibi değil, azaldı. Yeni hastalıklar ortaya çıktı. Kaynaklarımızın korunması lazım” diye konuştu.
